CEİD

Bu proje Avrupa Birliği tarafından finanse edilmektedir.

TÜRKİYE'DE KATILIMCI DEMOKRASİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ:
TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN İZLENMESİ PROJESİ

Antarktika’daki buz raflarının çökmesini durdurmak için ne gerekecek?

Okyanus ısınmasının etkisine ilişkin kapsamlı bir analize göre, Antarktika’daki buz raflarının %59’a kadarı, yüksek emisyon senaryoları nedeniyle 2300 yılına kadar yok olma riskiyle karşı karşıya kalabilir. Doğa. Bu, küresel deniz seviyesinin 10 metreye kadar yükselmesine neden olabilir. Modelleme, ısınmanın 2°C’nin altında kaldığı bir senaryoda buz tabakası kayıplarının çok daha düşük olacağını öne sürüyor; bu da Antarktik buz sahanlıklarını ve kıyı bölgelerini korumak için düşük emisyon peşinde koşmanın aciliyetinin altını çiziyor.

Isınma koşulları altında, Antarktika buz tabakaları daha hızlı bir şekilde eriyor ve küresel deniz seviyesinin yükselmesine önemli bir katkıda bulunuyor. Levhaları çevreleyen buz rafları, buzun okyanusa akışını sınırlayarak koruyucu bariyerler görevi görüyor, ancak artan emisyonlar altında incelme ve çökme ile karşı karşıya kalıyorlar. Önceki çalışmalar gelecekteki buz rafının istikrarını değerlendirmişti ancak çoğu zaman okyanus ısınmasının düşüşün temel etkeni olduğu göz ardı ediliyordu.

Buz raflarının ne zaman ve hangi koşullar altında yapısal bütünlüğünü kaybedebileceğini daha iyi anlamak için Clara Burgard ve meslektaşları hem okyanus hem de atmosferik ısınmayı hesaba katan simülasyonlar gerçekleştirdiler. Yazarlar, buz raflarının yaşanamaz hale geldiği noktanın emisyon senaryosuna bağlı olduğunu buldu.

Düşük emisyonlar altında, ısınma 2300 yılına kadar 2°C’nin altında tutulduğunda, üzerinde çalışılan 64 raftan yalnızca 1’i kullanılamaz hale gelir ve risk 2250’den sonra artar. Buna karşılık, ısınmanın 2300 yılına kadar neredeyse 12°C’ye ulaşacağı yüksek emisyon senaryosu altında, 38 (%59) Antarktika buz rafı kullanılamaz hale gelir ve bu da potansiyel olarak deniz seviyesinin 10 m yükselmesine katkıda bulunacaktır. Raf düşüşlerinin çoğu 2085’ten itibaren hızlanacak ve 2170 civarında zirveye ulaşacak ve okyanus ısınması birincil etken olarak belirlenecek.

Yazarlar, yüksek emisyon senaryosu altında buz rafının kaybolmasına ilişkin tahminlerinin ihtiyatlı olduğunu, zira çöküşün aynı zamanda hasar, yarık, kırılma ve buzağılanma tarafından da tetiklenebileceğini öne sürüyorlar. Gelecekte deniz seviyesindeki yükselişi azaltmak ve Antarktika buz rafları ile buz tabakalarının yapısal bütünlüğünü korumak için düşük emisyonlu yollara öncelik verilmelidir. Antarktika sahanlığı stabilitesinin gelecekteki modellemesini geliştirmek için okyanus-buz etkileşimlerine ilişkin iyileştirilmiş verilere de ihtiyaç vardır.

Yorum yapın